Atatürk'ün Türk Musıkisi Anlayışı ve Yorum
ATATÜRK'ÜN
TÜRK MUSIKİ ANLAYIŞI VE YORUM Büyük ATATÜRK'ün
Türk musıkisini severek dinlediğini çeşitli hâtıraların ışığı altında belirtmeğe
çalıştık.
ATATÜRK, her şeyden
önce, milli ve ileri bir Türk musıkisi özlemi içindeydi.
Daha önce de belirttiğimiz
gibi, radyolardan (ah) lı (of) lu şarkı ve türkülerden şikâyetinde yerden göğe
kadar haklıydı.
Ben bizzat saymışımdır.
Bir şarkıda tam onsekiz (ah) ve (of) vardı.
Bizim bir mehter
musıkimiz vardı. Çalındığı zaman yer gök inlerdi. Musıkiyi savaşa sokan ilk
millet Türklerdir.
Düşmanın ilk hedefi
mehteri susturmak olmuştur.
İlk egemenlik növbetlerinin
vurulduğu, davlumbazların gümbürlediği serhat boylarında, savaş meydanlarında
düşmanın tedbirini şaşırtan bir musıki olmuştur.
ATATÜRK, hiç şühsezi,
bu duygu zenginliği ve yürek bütünlüğü ile böle bir musıki ruhunun gelişmesini
istiyordu.
Musıkide (yeni
değişikliğe ölçü olarak) gösterdiği yolu çizerken de, bu ATALAR musıkisinin
işlenmesindeki çareyi de ortaya koymuş oluyordu.
Büyük ATATÜRK bir
toplantıda, hazır bulunanlara soruyor:
- En güç inkılap
hangisidir?
Çeşitli fikirler
ileri sürülüyor, ama hiçbiri de doğruyu bulamamıştır.
ATATÜRK kendisi
söyler:
- En güç inkılap
musıki inkılabıdır.
Bu yüzdendir ki
ATATÜRK, daha önce de kaydettiğimiz gibi, Büyük Millet Meclisinde söylediği
tarihî nutuklarında, buna veciz bir ifadeyle işaret buyurmuşlardır.